Evet bugün ilk 60 dakika da, Ersun Yanal takımının 4, İsmail Kartal takımının bile en az 2 atacağı bir Galatasaray maçını üstün çaba ve gayretlerimizle berabere bitirmeyi başardık. Nasıl becerdiğimizi Pereira'nın çıkıp anlatması lazım. Yedek kulübesinde uyuyan! Aragones bile şu maçı alabilirdi ama saldırganlıktan bahseden Pereira, korkaklığından verdi maçı...

Maç öncesi kadrolar açıklandığında hem bizim kadromuz iyiydi, hemde Galatasaray'ın kadrosu tam bize göreydi. Hamza hacanın Denayer ve Burak'la başlamaması bizim açımızdan şanstı. Maçın başıda kadroların göstergesiydi. İlk 15 dakika topla oynama %61-39 lehimizeydi. Sonra sonra çekilmeye başladık ve 25. dakikadan sonra topu tamamen Galatasaray'a verdik. Kendi evimizde ki bir derbi de kapacağımız toplarla ve kontra ataklarla gol arar hale geldik. Ve golü de Gökhan Gönül'ün kaptığı ve yarattığı atakla bulduk. Bir de üzerine ilk yarının sonuna kadar hem Galatasaray'ın 2 stoperi sarı kart görmüş hemde sol kanatta ki tehlike yaratacak adam Carole sakatlanıp çıkmıştı. Bütün bunların üzerine ne yapar bir büyük takım!! İkinci devre başlar başlamaz yüklenirsin, 2. golü atarsın, o baskıyla zaten sarı kartlı stoperlerden birini de attırırsın. Sonra Kadıköy'de seyreyle cümbüşü. Peki Pereira ne yaptı...

Önce 60'a kadar yine kontra atakla gol aramaya devam etti. 60. dakikaya kadar Galatasaray'ın kaleye attığı şut sayısı 1!! Evet sadece 1. Ama o dakikadan sonra gol atmaya niyeti olmayan, olsa da kaleye gelemeyen Galatasaray'a zorla gel bana gol at dedi. Yaslandıkça yaslandık. Nitekim bu ikramları da geri çevirmediler ve ceza sahasında ki en kısa adam olan Olcan kafayla golü attı. Sonrası nafile çaba zaten.

Pereira oyuncularına soyunma odasında ne diyor, nasıl bir konuşma yapıyor bilmiyorum ama bildiğim tek bişey var, hiçbirşey söylemese maç 3-0 biterdi. Maçın başında ayağına aldığı her topta kaleye vurup gol atmak isteyen Nani ikinci yarıda yok. Aynı düşünce de olan Persie'de aldığı her topu kaybediyor. Souza'nın adını bir tek gördüğü sarı kartda duydum zaten. Yani devre arasında oyunculara ancak bu maçı kaybedelim deseniz böyle oynardı. Çünkü bir Galatasaray düşünün sahada sadece 2 hücum silahı var etkili olabilecek Sneijder ve Podolski onlarda maçı şut atamadan bitirmiş. Ve ona rağmen biz bu takıma puan verdik.

Şimdi yine aynı muhabbetler olacak Pereira gitsin, o gelsin bu gelsin diye, ama unutulan Bir şey var ki Aziz Yıldırım asla sezon ortasında hoca değiştirmez. Evet bence de çok başarısız ama sezon sonuna kadar kalacak buna kendimizi alıştırsak iyi olur. Bir de şöyle bir düşünceyi savunanlar var, 'ah bu takım Ersun hocanın elinde olsaydı' diyorlar. Onlara katılmakla birlikte şu görüşümü ekliyorum. Evet Ersun Yanal'da olsa açık ara farkla lig şampiyonu olurduk ama Aykut Kocaman'da olsa bu kadro, bu sezon Uefa kupasını alırdık.

Uzun lafın kısası 'elinde ki maç nasıl rakibe verilir'in İBRETLİK bir özetini izletti bize Pereira. Tek dileğim kendisinin de ibret alıp korkaklıktan vazgeçip söz verdiği oyuna dönmesi. Yoksa sezon sonuna kadar bu maçlardan çok izleriz...