Fenerbahçe'nin şike davasında polis tapelerini kabul eden UEFA ve CAS, iki yıl sonra farklı bir uygulamaya gitti.
Fenerbahçe'nin şike davasında polis tapelerini kabul eden UEFA ve CAS, iki yıl sonra farklı bir uygulamaya gitti.
UEFA, şike davasında yargılanan Olympiakos Başkanı Marinakis nedeniyle Panathinaikos’un yaptığı başvuruyu reddederken, CAS’tan da olumsuz cevap çıktı. Yunan basını polis tapelerinin yeterli bulunmadığı, savcı iddianamesinin iddia boyutunda olduğunu yazdı.
Fenerbahçe’yi 2012-13 sezonu sonunda 2 yıl Avrupa kupalarından men eden UEFA ile CAS bu sefer farklı bir uygulamaya gitti.
Yunanistan’da 2011 yılında patlak veren, 6 Nisan 2015 tarihinde de savcı Aristidis Korreas’ın hazırladığı 173 sayfalık iddianameyle yeni bir şekil alan şike davasında yargılanan Olympiakos Başkanı Evangelos Marinakis nedeniyle Panathinaikos’un UEFA’ya yaptığı başvurunun ardından CAS’tan da olumsuz cevap çıktı.
Geçen sezon Yunanistan Süper Ligi’ni ikinci sırada bitiren Panathinaikos, ligi zirvede tamamlayan Olympiakos’un davasını gösterip, Şampiyonlar Ligi’ne doğrudan katılmayı talep etti. UEFA’dan ‘hayır’ cevabını alan Yunan kulübü, 20 Temmuz 2015 tarihinde CAS’a gitti.
Devler Ligi’nde
21 Ağustos 2015 tarihinde sonuçlanan davanın kararı dün CAS’ın resmi sitesi üzerinden açıklandı ve Olympiakos’un yarın yapılacak kura çekiminde yer alacağı yazıldı. Olympiakos’un Devler Ligi’nde mücadele etmesinde herhangi bir sakınca bulunmadığı aktarıldı.
Yunanistan’da yayın yapan Soccerplus.gr sitesinin özel haberine göre, Panathinaikos’un başvuru sırasında detaylıca hazırladığı polis tapeleri, savcı iddianamesi ve gazete küpürleri hem UEFA hem de CAS kanadında net bir sonuç vermedi.
Kesin delil yok
Mahkemenin sonuçlanmamasından dolayı kararın bu yönde çıkarıldığı bildirildi. ‘Yeterli inandırıcılık’ olana kadar kesin delillerin beklendiği dile getirildi.
Ayrıca Yunanistan Futbol Federasyonu’ndan giden belgelerde polis tapelerinin 3. şahısların konuşmasından dolayı yeterli bulunmadığı, savcı iddianamesinin kesin sonuca varmadığı ve halen iddia boyutunda olduğu anımsatıldı.
Gazete, internet ve televizyon küpürlerinin ise resmi bilgiler olarak görülmediği kaydedildi.