Fenerbahçe'nin unutulmaz futbolcularından Şenol Çorlu, Arda Güler'den Mesut Özil'e, Vitor Pereira'dan İsmail Kartal'a, Aykut Kocaman'dan Ersun Yanal'a kadar birçok konuda önemli açıklamalar yaptı.
Fenerbahçe forması altında 2 kez şampiyonluk yaşayan yıllarca kulübe altyapıda hizmet eden Şenol Çorlu Ajansspor'a açıklamalarda bulundu. İşte Çorlu'nun sorulara verdiği yanıtlar:
"103 GOLLÜK REKOR ASKIDA KALDI"
-Fenerbahçe’de iki şampiyonluk yaşadınız. Bunlardan biri de 1988-1989 sezonunda 103 gollük şampiyonluktu. O gol rekoru bir daha kırılır mı?
Kırılır tabii. Kırılmaması için bir sebep yok. Fakat maalesef daha iyi imkanlara sahip olunmasına rağmen ideal bir kadro kurulamadı. Daha doğrusu yönetilemedi. Bu nedenle o başarı hâlâ askıda kaldı.
"GERİYE DÜŞSEK BİLE KAZANACAĞIMIZA İNANIYORDUK"
-O sezon takım halinde gol rekoru için özel bir çaba sarf ettiniz mi?
Aradan uzun zaman geçti. Ama şöyle bir havamız vardı; her maçı kazanabiliriz inancına sahiptik. Çok ciddi bir özgüvenimiz vardı. Bu sahaya fazlasıyla yansıyordu. Bazen mağlup duruma düşsek bile endişelenmiyorduk. Maçı lehimize çevirecek yetenekte oyunculara sahiptik.
"GOLLERİM GALATASARAY’A DENK DÜŞÜYORDU"
-Galatasaray derbilerinde genelde boş geçmezdiniz.
Bunun nedeni ben de bilmiyorum. (Gülüyor) Fakat güzel bir tesadüf oluyordu. Galatasaray maçları bizim için önemliydi. Onlar da bize karşı farklı motive olurlardı. Gollerim de Galatasaray’a denk düşüyordu.
"SADECE PEREİRA VE ADVOCAAT’TAN İLGİ GÖRDÜK"
-Biraz da günümüze gelelim. 2006’dan beri Fenerbahçe’nin altyapı birimlerinde görev yaptınız. Şimdiye kadar en çok hangi teknik adamdan ilgi gördünüz?
En çok Vitor Pereira’dan ilgi ve alaka gördük. Dick Advocaat için de aynı şeyleri söyleyebilirim. Ama onun dışındaki hocalar maalesef istediğimiz gibi olmadı.
-Anlaşılan Aykut Kocaman, Ersun Yanal ve İsmail Kartal gibi yerli hocalardan destek görmediniz.
İsim zikretmek istemiyorum. Onların olduğu dönem ilgiden yoksunduk.
"GENÇLERDE DÜNYA ŞAMPİYONU OLDUK"
-Yöneticilerden size gerekli ilgiyi gösteren oldu mu peki?
Ömer Temelli vardı. Şu anda yönetimde asbaşkanlık yapıyor. Yine Hüseyin Topbaş vardı. Onlar bizimle yakından ilgilendiler. Zaten bizim 1996-1996 jenerasyonu kendi yaş kategorisinde dünya şampiyonu olmuştu. Şu an o futbolcular hâlâ liglerde oynuyorlar. O takımların kurulmasında Ömer Bey ile Hüseyin Bey’in çok katkıları oldu. Başkan Aziz Yıldırım’ı da unutmamak lazım.
"ÇOCUKLARA ‘FENERBAHÇELİ MİSİN’ DİYE SORARIZ"
-Altyapıya oyuncu alırken kriterleriniz neydi? Bir röportajınızda, ’Önce Fenerbahçeli olmalı’ demişsiniz.
Fenerbahçeli olmak öncelikli kriterimiz değil. Çocuğun ilk önce atletik ve teknik özelliklerine bakarız. Bütün o kriterler olduktan sonra laf arasında sorarız; ’Fenerbahçeli misin’ diye. Çünkü daha sonraki yıllarda ters bir duruma düşmemek için Fenerbahçelilik de önem arz ediyor.
"ALTYAPI BİR KÜLTÜRDÜR"
-Galatasaray, Beşiktaş ve Trabzonspor'a göre neden Fenerbahçe'den genç futbolcuları A Takım'da göremiyoruz?
Bu bir kültür tabii. A Takım'a gelen hocalarımız biraz daha gençlere önem verirlerse oyuncu çıkar. Mesela şu anda Arda Güler çıktı. Ama sürekli oynatmak lazım. Oynatamazsanız kiralık vermek zorunda kalırsınız. O da hoş bir durum değil. Tamamen baştaki teknik adamın vizyonu ve düşüncesiyle alakalı.
"KİMSE GENÇLERİ OYNATIP BASKI ALTINA GİRMEK İSTEMİYOR"
- Fenerbahçe taraftarı genç oyuncuları takımlarında görmek istemekle birlikte onlara karşı sabırsız sanki.
Genç futbolcunun oynadığı maçlarda eğer istediğiniz skoru almamanıza rağmen baskıya dayanırsanız ve bu süreklilik arz ederse bunda başarılı olursunuz. Fakat kimse o baskıyla karşı karşıya kalmak istemiyor. Herhalde o yüzden tercihlerini gençlerden yana kullanmıyorlar.
ARDA GÜLER’İ KİM ALDI?
- Arda Güler, transfer edildiğinde siz görevde miydiniz?
Görevdeydim ama Arda Güler’i şu anki yönetim aldı. Yani Tahir Karapınar hoca tarafından Gençlerbirliği’nden transfer edildi.
-Şu an Fenerbahçe’deki göreviniz nedir?
Faal bir görevim yok. Ama kulüpteyim. Danışmanlık gibi işleri yönlendirmeye çalışıyorum.
"ARDA GÜLER’İN KORUNMAYA DEĞİL OYNAMAYA İHTİYACI VAR"
-İsmail Kartal'ın ’Arda Güler'i kollamak ve korumak zorundayız. Onu oynatmak için maçlara göre hareket ediyoruz.’ şeklindeki ifadelerini nasıl değerlendiriyorsunuz?
İsmail Hoca’nın kollamaktan neyi kast ettiğini bilemiyorum. O seviyeye gelmiş bir futbolcunun korunmasına ihtiyacı yok. Futbolcu kendi kendini korur. Önemli olan ona inanmak ve sürekli görev vermek. Fakat İsmail Hoca’nın düşüncelerine de saygı duyuyorum.
-Siz olsaydınız Arda’yı her maçta oynatır mıydınız?
Eğer ona güveniyorsanız tabii ki oynatırsınız, niye oynatmayacaksınız?
"MESUT ÖZİL O HALİYLE NASIL OYUNA GİRDİ?"
-Arda Güler’in Trabzonspor karşısında ilk 11’de oynamadığını görünce şaşırdınız mı?
Arda Güler tercihi iyi güzel de Mesut Özil’in oyuna girmesini anlayamadım. Yani antrenmanlarda o adar fit mi ki maçta alternatif olarak düşünülüyor onu anlayamadım. Oyuna girer girmez ne kadar zayıf olduğu belli oldu. Mesut’u kullanmak yerine ben olsam Arda’yı tercih ederdim. Ama artık ben olsam sen olsan meselesi değil. Sonuçta bir teknik adam var. Onun görüşlerine de saygı duymak zorundayım. Fenerbahçe 10 kişi ile üzerine düşünenin en iyisini yaptı. Daha iyi bir kurguyla belki de maçı kazanabilirdi. Acaba Osayi Samuel ve Pelkas ile daha hızlı bir hat yapılabilir mi diye kendi kendime düşündüm.