Teknik direktörlük kariyerindeki en parlak başarıyı sarı-lacivetli takımın başında elde eden Yanal, Ankaragücü’nü çalıştırdığı 2001-2002 sezonunun devre arasında Fenerbahçe’nin kapısından döndüğünü, o günden bu yana en büyük idealinin bu takımın başında şampiyonluk yaşamak olduğunu vurguladı.
Skorer'in hbaerine göre, Yanal, “Yıllar sonra hedefime ulaştım, mutlu ve huzurluyum. Hiç unutmuyorum. Aralık ayında yağmurlu bir Ankara günü idi. 13 yıl önce iki kulüp yöneticileri Fenerbahçe’yi çalıştırmam için masaya oturmuşlardı. Ben de çok sevdiğim bir arkadaşımla evimde onlardan gelecek haberi bekliyordum. Fenerbahçe ile anılmak büyük heyecan yaşatmıştı bana. Ama o toplantıda uzlaşma çıkmadı. Ankaragücü kulübü beni bırakmak istemedi, sözleşmem devam ediyordu. Olumsuz haberi aldığımda içim burkuldu. Ama asla prensiplerimden taviz vermedim. Ama bu fikir yıllarca kafamdan çıkmadı. O sezon Ankaragücü ile dört büyükleri yenen tek takım olduk. Sonrasında hep futbola katkı sağlamak, kariyerimi geliştirmek için çaba harcadım. Sabrettim. Şükürler olsun bugün hayatımın en mutlu ve gururlu anlarını yaşıyorum. Bu herkesin yaşayabileceği bir duygu değil. Başta başkanımız Aziz Yıldırım, yöneticilerimiz, tüm futbolcularım ve en az benim kadar çalışan mesai arkadaşlarıma teşekkür ediyorum” ifadelerini kullandı.
Yemekte pazarlık
Ankaragücü’nün başında iken oynattığı pozitif futbol ve aldığı başarılı sonuçlarla dikkat çeken Yanal için 2001 yılının Aralık ayında Fenerbahçe asbaşkanı Nihat Özdemir ile dönemin Ankaragücü kulübü başkanı Cemal Aydın, Ankara’da yemekte bir araya gelmiş ve genç teknik adam için pazarlık etmişti. Ankara Atlıspor kulübünde gerçekleşen ve başkent ekibinin başkanvekili Kemal Ünsal’ın da katıldığı görüşmede, Özdemir’in tüm ısrarlarına karşın Cemal Aydın genç teknik adam ile yola devam edeceklerini belirtip bu teklife olumsuz yanıt vermişti.
Özdemİr İtİraf etmİştİ
2000-2001 sezonunda Mustafa Denizli ile şampiyonluğa ulaşan Fenerbahçe ertesi sezon da deneyimli teknik adamla yola devam kararı almıştı. Ancak Denizli Şampiyonlar Ligi’nde grubu puansız son sırada tamamlayınca eleştiri oklarına hedef olmuştu. Bu süreçte takımın başına yeni bir çalıştırıcı arayan Fenerbahçe kulübü rotayı Ersun Yanal’a çevirmişti. Ankaragücü kulübünün bu öneriyi geri çevirmesinden sonra ise görevinden ayrılan Denizli’nin yerine 3 Ocak 2002 tarihinde takımın başına Alman Werner Lorant getirilmişti.
Nihat Özdemir ise 2013 yılının kasım ayında özel bir üniversitenin düzenlediği panelde Ersun Yanal ile ilgili bir soruyu yanıtlarken, “Dönem dönem Fenerbahçe’ye teknik direktör tayin ederken Ersun Yanal’ın ismi gündeme gelmişti. Fakat o zaman tercihimizi başka hocalarımızla kullandık. Ersun hoca zor bir zamanda, zor bir görevi üstlendi. Şu ana kadar getirdiği performans gayet iyi” ifadelerini kullanmıştı.
