Anlamlı bir kareografi ile başlayan geceden hak etmediğimiz puan kaybıyla dönmemiz çok kötü oldu. Bana kalırsa gruptan rahat çıktık, çünkü Ajax-Celtic-Molde beklediğimizden daha farklı şekilde puanlar aldı ve Molde'nin grupta herkesi yenmesi işin açıkcası bizim lehimize oldu. Maçın gidişatına bakacak olursak birazda olsa doyurucu bir Fenerbahçe vardı, baskılı istekli, rakibi bunaltan. Tabii bitiricilikte ki kısırlığımız bence devam ediyor. Diego'nun yediği kırmızı kartla pek alakası olmayacak söyleyeceklerimin; 10 numara oyuncusu değil, nokta paslar atmıyor, adam eksiltmede sıkıntı yaşıyor, yavaş, gol yollarında pasif. Bu maddeler ofansif orta saha ya da kanat oyuncusu için kabul edilmeyecek özellikler kimse kusura bakamasın. Yavaş olursun ama etkili şutlar çekersin, asist yapar gol atarsın bu eksikliğini telafi edersin ama bunu da yapmıyorsun. O zaman takımda yeri yoktur bu kadar basit ve net. Transfer döneminde o bölgeye etkili bir adam lazım bu belli oldu. Atılmasıysa terbiyesizlik ve emeğe bir küfürdür. İkili mücadelede faul yaparsın anlarım ama önünden geçen adama hakemin önünde o hareketi yapmanın ard niyetten başka açıklaması olamaz. Sakat olmasaydı bana göre bu maçın forveti V.Persie idi, Fernandao adam geçemiyor ama V.Persie rahat bir şekilde geçebiliyor bu şekilde düşündüğümüz zaman bile Fernandao'nun ayağında gevelediği topları V.Persie daha etkili kullanabilirdi. Ozan Tufan daha fazla şansı hak ediyor. Markovic bugün güzeldi golünüde en özel silahıyla attı. Maçın adamı Hasan Ali ve Gökhan Gönül'dür tartışmasız.

Avrupa'da Gs ile beraber ilerleyeceğiz, BJK dramatik bir şekilde veda etti kötü oldu 3 takımla gitseydik daha güçlü gözükürdük. Burada hangi takım daha çok Türk hangisi Fransız diye tartışacak değiliz kendimize bakalım, kendimizi düzelterek devam edelim yeter. Pazartesi günü kura çekimlerinde kolay bir rakibin geleceğini sanmıyorum zira Türk takımı olmak bunu gerektirir en zoru hangisiyse o çıkar çıkmazsa şaşarım. Haftaya BJK-GS derbisi var bizde Başakşehirle oynuyoruz, liderlikle dönebiliriz tabii eyyamlardan kurtulabilirsek. Oyuncularımızın rakip ayırt etmeden her takıma yüklenmesi lazım, lig maçlarını bile seçiyorlar, kafaları neredeyse. 13 Aralık Pazar günü Başakşehir ile kendi evimizde oynayacağız o saatlerde Kadıköy'de olacağım ama maça başka işlerim nedeniyle girememenin verdiği hüzün ile okuluma geri döneceğim. Bugün çok değer verdiğim yazar, tarihçi, edebiyatçı ve düşünür olan Hüseyin Nihal ATSIZ'ın 40. ölüm yıl dönümünü saygı ve sevgiyle anıyorum. Herkesin güzel hafta sonları geçirmelerini diliyorum, esen kalın.

24 Saat Futbol